Ölümsüz Anlar
Annen Hayvanları Öldürüyor!
11'e 10 kala
The Edukators
Jan, Jule ve Peter, zenginlerin adaletsiz güçlerine son vermek için bir plan yaparlar. Önceden belirledikleri zenginlerin evlerine girip, onların eşyalarıyla ilginç çalışmalar yapmaktadırlar.
Jimi Hendrix (1973)
Jimi Hendrix 27 Kasım 1942'de Seattle'da doğdu. Çocukluk ve gençlik dönemini asi ve uyumsuz biri olarak geçiren Hendrix, 15 yaşında liseden kovuldu. Daha sonra amcasının ona hediye ettiği ilk gitara yani varoluş amacına sarıldı.
Etiketler:
belgesel,
Jimi Hendrix,
müzik
Umuda Yolculuk
Umuda Yolculuk, 1990 yılında Xavier Koller yönetiminde çekilmiş sinema filmidir. Film, Türkiye'de yaşayan Maraşlı bir Alevi ailesinin yasadışı yollarla sadece kartpostallarda gördükleri İsviçre'ye girmeye çalışmasını konu edinmektedir.
İngiltere, İsviçre ve Türkiye ortak prodüksiyonu olan film, 1990 yılında Yabancı Dilde En İyi Film Akademi Ödülü'nü kazandı. Ödül, ülke olarak İsviçre'ye verildi. Filmin senaryosunu Feride Çiçekoğlu yazdı. Başrollerini ise Nur Sürer, Necmettin Çobanoğlu, Emin Sivas, Yaman Okay ve Mathias Gnadinger paylaşmışlardır.
İngiltere, İsviçre ve Türkiye ortak prodüksiyonu olan film, 1990 yılında Yabancı Dilde En İyi Film Akademi Ödülü'nü kazandı. Ödül, ülke olarak İsviçre'ye verildi. Filmin senaryosunu Feride Çiçekoğlu yazdı. Başrollerini ise Nur Sürer, Necmettin Çobanoğlu, Emin Sivas, Yaman Okay ve Mathias Gnadinger paylaşmışlardır.
El espinazo del diablo
La Caza (Av)
Saura'nın çektiği filmlerde onun sanatsal otoritesine müdahele edilmemesi gerektiğini kavramıştı ve "La Caza" (Av) (1965)'dan başlayarak birçok filminin yapımcılığını üstlendi. La Caza, Franco ideolojisinin toplum üzerine olan etkilerini irdeleyen psikolojik gerilim filmiydi.
The Dreamers
68’lilerin savaşsız ve sömürüsüz bir dünya konusundaki düşlerine ne oldu?
Kapitalist ekonominin dünya çapında bir bunalımdan uzak olduğu bir zamanda patlayan 68 olayları, pek çok ülkede eşzamanlı –ancak ülkelerin özgül durumuna göre oldukça farklı- biçimde ortaya çıkmıştı. Fransa’da işçi sınıfı ve ideolojisi ile güçlü bağlar kuramayan ‘entelektüel’ öğrenci hareketi, Marksizmi değil Marksizm eleştirilerini; Herbert Marcuse, Frantz Fanon ve Regis Debray gibi işçi sınıfı dışındaki toplumsal katmanların dışkısında altın arayan yazarları okuyorlardı. Freud’un çerçevesini aşamayan Marcuse’un “Aşk ve Uygarlık” çalışması tarafından sınırları belirlenen ‘cinsel devrim’in peşinden koşuyorlardı. Bu süreç Alain Teuraine’in ifadesi ile “bir sömürü toplumundan çıkarak, bir yabancılaşma toplumuna” girişin göstergesiydi.
Kapitalist ekonominin dünya çapında bir bunalımdan uzak olduğu bir zamanda patlayan 68 olayları, pek çok ülkede eşzamanlı –ancak ülkelerin özgül durumuna göre oldukça farklı- biçimde ortaya çıkmıştı. Fransa’da işçi sınıfı ve ideolojisi ile güçlü bağlar kuramayan ‘entelektüel’ öğrenci hareketi, Marksizmi değil Marksizm eleştirilerini; Herbert Marcuse, Frantz Fanon ve Regis Debray gibi işçi sınıfı dışındaki toplumsal katmanların dışkısında altın arayan yazarları okuyorlardı. Freud’un çerçevesini aşamayan Marcuse’un “Aşk ve Uygarlık” çalışması tarafından sınırları belirlenen ‘cinsel devrim’in peşinden koşuyorlardı. Bu süreç Alain Teuraine’in ifadesi ile “bir sömürü toplumundan çıkarak, bir yabancılaşma toplumuna” girişin göstergesiydi.
Gadjo Dilo
Stephane, bilinmeyen bir şarkıcıyı bulmak için Romanya'ya tuhaf bir seyahat yapmakta olan genç bir Fransızdır.
Etiketler:
romantik,
Tony Gatlif
Las 13 Rosas
Emilio Martinez-Lazaro'nun tarihsel draması Las 13 Rosas(AKA 13 Roses) 1939 yılında Madrid'de başlıyor.
Carla`s Song
World of Skinhead
Baader Meinhof Complex
Michael Collins
Sacco e Vanzetti (1971)
Kelebeklerin Dili
Manuel Rivas’ın “Kelebeklerin Dili” isimli romanından sinemaya uyarlanan filmde, Don Gregorio, ufak bir İspanyol kasabasında anarşist görüşlü yaşlı bir öğretmendir. Küçük Moncho’nun okul hayatına başlamasıyla aralarında oluşan bağ, iç savaş yaklaştıkça değişen toplum psikolojisi ile devam eden gerilimli günler, etkileyici bir anlatım, harika müzikler, doğa manzarası ve kusursuz oyunculuklar eşliğinde sunulurken, seyirciye de dönemin dramatik atmosferini hissettirebilme başarısını fazlasıyla yakalıyor film.
Noviembre
Dünyayı değiştirmeyi denemek için yola çıkan bir gurup gencin bu amaçlarını gerçekleştirmek yolunda seçtikleri silahları olan sanatın - ki sanatın gücü bu yolda onlar için sadece bir basamaktır- günümüzdeki tekdüzeliğine ve kalıplarına sıkıştırılmasına getirilen bir eleştiri sunuyor Noviembre.
Sanat İçinde Geleceği Barındıran Bir Silahtır!
Oyunculuk ideallerini gerçekleştirmek için Madrid’e gelen Alfredo, büyük şevk ile başladığı konservatuarı, basmakalıp yöntemlere dayalı eğitimi ve sanat üzerindeki sınırlayıcı yapısı yüzünden yarıda bırakarak arkadaşları ile sokaklardaki özgürlüğü tercih eder.
Ay Carmela
José Sanchis Sinisterra'nın aynı adlı alegorik tiyatro oyunundan sinemaya aktarılan filmin yönetmeni Carlos Saura'dır. Carlos Saura, Rafael Azcona'yla beraber filmin senaryosunu da yazmıştı.
Toprak ve Özgürlük
Emma Goldman
Emma Goldman, ailesinin küçük bir han işlettiği rusya’daki bir yahudi gettosunda 1869′da doğdu. onüçyaşındayken, ailesi st. petersburg’a taşındı. bu tam da alexander ii’nin suikaste uğradığı ve siyasi baskıların yaşandığı bir dönemdi. yahudi topluluğu bir kıyım dalgasıyla karşı karşıyaydı. zamanın ciddi ekonomik güçlükler, st. petersburg’a taşınmasından altı ay sonra emma goldman’ın okulu bırakarak fabrikada çalışmaya başlamasına neden oldu.
Etiketler:
anarşizm,
belgesel,
emma goldman
Stalinizm’in Ölümü
1990 yılında, şu an bize göre yaşayan en büyük sürrealist yönetmen olan Švankmajer, The Death of Stalinism in Bohemia – Bohemya’da Stalinizm’in Ölümü isimli on dakikalık stop motion/animasyon kısa filmini, “Bir ajit-prop” alt başlığıyla yaptı.
1948 Sovyet işgalinden 1989`da `Kadife Devrim`e kadar Çekoslavakya tarihine kendi sürrealist sanat anlayışı ve politik görüşünü birleştirerek bakan yönetmen, II. Dünya Savaşı sonrası paylaşımdan başlayarak 89′daki Kadife Devrim’le birlikte, ülkedeki Stalinizm’in ölümünü gösteriyor. Ameliyat masasında kesilen Stalin büstünden, tek tipleştirilmiş işçilere, çetrefilli bir film bu.
1948 Sovyet işgalinden 1989`da `Kadife Devrim`e kadar Çekoslavakya tarihine kendi sürrealist sanat anlayışı ve politik görüşünü birleştirerek bakan yönetmen, II. Dünya Savaşı sonrası paylaşımdan başlayarak 89′daki Kadife Devrim’le birlikte, ülkedeki Stalinizm’in ölümünü gösteriyor. Ameliyat masasında kesilen Stalin büstünden, tek tipleştirilmiş işçilere, çetrefilli bir film bu.
United Red Army
Subscribe to:
Posts (Atom)